Mustafa Kutlu photo

Mustafa Kutlu

1947'de Erzincan'da doğdu. Erzincan Lisesi'ni (1963), Erzurum Atatürk Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı bölümünü bitirdi (1968).

Tunceli ve İstanbul'da edebiyat öğretmenliği yaptı. Öğretmenlikten ayrılarak (1974) Dergâh Yayınları'nda idareci olarak çalışmaya başladı.

Hareket ve Dergâh dergileriyle, Türk Dili Edebiyatı Ansiklopedisi'nin yayın faaliyetlerini yürüttü.

Senaryolar yazdı. Televizyonda sohbet programları yaptı.

Mustafa Kutlu Eserleri

Hikaye

Ortadaki Adam (1970),

Gönül İşi (1974),

Yokuşa Akan Sular (1979),

Yoksulluk İçimizde (1981),

Ya Tahammül Ya Sefer (1983),

Bu Böyledir (1990),

Sır (1990),

Arkakapak Yazıları (1995),

Hüzün ve Tesadüf (1998)

Uzun Hikâye (2000),

Beyhude Ömrüm (2001),

Mavi Kuş (Hikaye 2002).

Deneme:

Akasya ve Mandolin (1999)

İnceleme

Sabahattin Ali (1972)

Sait Faik'in Hikaye Dünyası (1968)


“Babaların paltoları kokusu ile hatırlanır.”
Mustafa Kutlu
Read more
“Kalabalıkta kimsenin yüzü kendinin değildir.”
Mustafa Kutlu
Read more
“… insanların hayatlarında tatmadıkça bilemeyecekleri mutluluklar, sevinçler, acılar, mübhem, muğlak, dile getirilemeyen duygular var, haller var.insanoğlu bir kapalı kutu. içinde ne gizli köşeler, ne mahrem mekânlar var.seni anlıyorum.seni seviyorum.senden nefret ediyorum.seni istiyorum. sensiz yapamıyorum. vesaire.…”
Mustafa Kutlu
Read more
“Hayatın "indirimli satışlar"dan bir süveter almaktan öte manaları olduğunu nereden bilecek. Sahi hayatın bu sıcaktan cıvımış asvaltlarda benzin kuyruğuna dadanmış arabalardan başka mânâsı yok mu? Yani ona bir deniz veya göl kenarında, müzik, yemek ve yataktan başka verebileceği bir şeyi. Sanat eserlerinin bile giderek bu ortama fon teşkil etmeye çabaladığını, hatta tarih boyunca bunun böyle olduğunu ve dünyanın bütün ünlü randevu evlerinin, otellerinin deniz veya göl kenarında inşa edildiğini anlatacak. Çoğu kez "Burada hayat yok" der geçeriz. Süheylâ işte söylüyorum hayat bir imtihandır.”
Mustafa Kutlu
Read more
“Kişinin özel hayatının mahrem köşelerini bilmek isteği biraz da bizim süfli arzularımızın eseridir. Evet, o tarafı var, ama edebiyat esas itibarı ile ulvi olana yönelmeli. Ulvi olanın vücut bulması için süfli olanın zikredilmesi zaruri olsa bile bunun bir ölçüsü vardır. Her ne yaparsak yapalım Hududullah'a bağlı kalmak ilkemiz olmalıdır.”
Mustafa Kutlu
Read more