“Phobos korkunun kokusunu hem babası hem de kardeşinden daha yoğun alırdı; şayet sıradan insanların korkusu bir parfüm olsaydı en ucuzundan tek bir notası olurdu, o kesindi, fakat o tek ve eşsiz notaya doyamazdınız...Gülsuyu mu dese....hayır hayır daha basitti, hatta acınası; kendinden binlercesi olduğundan bihaber yabani çıçeklerden birinin hatırda kalmayan kokusu gibi; hüsnü kuruntulu. Doyamadığınız o hüsnü kuruntuydu.”

Alev Inan

Alev Inan - “Phobos korkunun kokusunu hem babası hem de...” 1

Similar quotes

“Düşünsenize, onların o kentleri ayakta duruyordu, dimdik ayakta. New York ayakta duran bir kenttir. Daha önce de çok kent görmüştük bizler elbette ve bayağı da güzel kentler ve limanlar, hem de en fiyakalısından. Ama bizim oralarda yan vaziyettedir kentler, değil mi, deniz kenarında ya da nehir kıyısında, manzaranın üzerine uzanıverirler, yolcuyu beklerler, oysa bu Amerikalısı, o öyle ayılıp bayılmıyordu, hayır, kazık gibi duruyordu, orada, hiç de sikici değildi, ürkütücü bir kazık.”

Louis-Ferdinand Celine
Read more

“...Hiçbir şey açıklanamaz. Dünyanın tek bildiği şey uyurken bir o yana bir bu yana dönen biri gibi sizi öldürmektir, dünya uyurken üstünüze abandığında, uyuyan birinin pireleri ezdiği gibi. Böylesine bir ölüm pek ahmakça olurdu, diye düşündüm, herkes gibi yani. İnsanlara güvenmek demek kendini azıcık öldürtmekle eşdeğerdir.”

Louis-Ferdinand Celine
Read more

“Bu dünyada insanların korktuğu tek şey öğrenmekti. Acıyı, susuzluğu ve üzüntüyü öğrenmek onların uykularını kaçırıyor, bu yüzden daha rahat döşeklere, daha leziz yemeklere ve daha neşeli dostlara sığınıyorlardı. Dünyaya olan kayıtsızlıkları bazen o kerteye varıyordu ki, kendilerine altın ve gümüşten, zevk ve sefadan, lezzet ve şehvetten bir alem kurup, keder ve ızdırap fikirlerinin kafalarına girmesine izin vermiyorlardı.”

İhsan Oktay Anar
Read more

“Bir pencereden güzel bir manzaraya baktığında, güzel manzara da aynı pencereden sana bakar! Fakat pencere ise hem sana hem de manzaraya bakar! Bilge adam penceredir; o her yere bakar!”

Mehmet Murat ildan
Read more

“İsviçre dağlarındakine benzeyen o mavi sisi anımsıyor ve biliyorum. Bu sis, çocukluğun bitmek üzere olduğu o kaygısız dönemde her şeyin üstünü kaplar ve o çok büyük, mutlu, neşeli dairenin içinden gittikçe daralan bir yol çıkar, ışıklı ve güzel görünse de bu dar yola girmek hem keyifli, hem de müthiş bir şeydir.”

L.N. Tolstoy
Read more