“Behzat Ç.’ye; “Edebiyatta olsun, sinemada olsun, yavaş yavaş dal budak saran imkansız bir aşk her zaman ilgi çekici bir tema olmuştur, eyvallah… Ama hayatta böyle olmuyor. Böyle bir ilişki memleketin gerçeğine aykırı. Burası İsveç değil, sen de Martin Beck değilsin.Harun’a; “Kafana takma. Kadınlar öyledir, kendilerini sevmeyen erkeklere ‘seni seviyorum’ dedirtmeye bayılırlar…-Şule, Jale, Selma ya da Berna-”
“…okudu: “Burası bizim değil, bizi öldürmek isteyenlerin ülkesi. T.Ö.” “A bu, şeyin sözü” deyince Behzat Ç. doğruldu. “Kimin?” “Niye heyecanlandın? Tezer Özlü‘nün. T.Ö. işte, kısaltmış.” “O kim?” “Hüzünlü bir yazar, genç yaşta öldü. Ben bütün kitaplarını okudum, insanın içini acıtıyor, çok dokunaklı.” Bu cümle, büyük ihtimalle Leyla Erbil’e Mektuplar‘ından birinden alınmış" -Şule, Jale, Selma ya da Berna-”
“Ne cevap verir? diye söylemekten korktuğunuz-Seni seviyorum- cümlesi, bir soru değil ki cevabı olsun”
“Dersimiz kasvet konumuz Ankara. Ayrancı, aşağı ve yukarı olmak üzere ikiye ayrılan bir semtimizdir. Burada temiz kalpli, munis insanlar yaşar. Aşağı olsun yukarı olsun bütün Ayrancılılar telefon faturalarını vaktinde yatırır, askerlikten kaçmak için açık öğretime yazılmaz ve kesinlikle ironiden anlamazlar… Esat, küçük ve büyük olmak üzere ikiye ayrılan, şirin bir semtimizdir. Burada aşk acısı çeken sempatik insanlar oturur. Bu semtimizin bir diğer özelliği de sınırlarının… belirsiz olmasıdır. Bu yüzden pek çok Ankaralı, Esat‘ta oturmadığı halde kendini Esatlı zanneder… -Şule, Jale, Selma ya da Berna-Behzat Ç., ertesi gün, Ankara il sınırlarının sonuna doğru, Ayaş’a yaklaşırken rahat bir nefes alınca anladı bunu. Aslında bütün kent, insanların diri diri gömüldüğü bir tabuttu. Farklı olan ebattı, yoksa mantık üç aşağı beş yukarı aynıydı. Senin için ayrılan hava bitince ölüyordun, bir daha gömüyorlardı...”
“Bir Yunan atasözü zamanından önce söylenen bir gerçeğin tehlikeli olduğunu söyler. Bu düşünceyi önemseme; her yerde her zaman gerçeği söyle! Bırak tehlikeli olsun!”
“İster bir ev olsun, ister bir araba, isterse de küçük bir motosiklet, aile için her zaman yer vardır!”