“On se bojao da će ga stid nadživeti.”

“Yetkin, ama acı veren bir büyü ile buradasınız! Benim burada olduğum gibi, daha da elle tutulur biçimde; ben neredeysem siz de oradasınız, benim olduğum kadar, daha da belirli.”

“Atata timp cat nu incetezi s urci, treptele nu se vOr termina; sub pasii tai care urca, ele se vOr inmulti la nesfarsit”

“Biri sana cehennemi sıcak ve korkunçtur diye anlattığında cehennem hakkında ne bilebilirsen, benim hakkımda da ancak o kadarını bilebilirsin...”

“Šta je? Šta je' povikah, još snom prikovan za krevet, i ispružih ruku na gore. Potom ustadoh,još zadugo bez svesti o sadašnjosti, i imah osećaj kao da moram da odgurnem nekoliko ljudi koji su me sputavali; čak i napravih odgovarajuće pokrete rukama, i konačno dođoh do otvorenog prozora.”

“El hombre martirizado por sus demonios se venga ciegamente en su prójimo”

“Bu elle tutulamayan, bu korkunç sorumluluk durumunu bütün acılarıyla yüklenen biri olacağım yerde, sözgelişi odandaki, o her zaman seni görebilen mutlu dolap olsam, ne iyi olurdu: seyrederdim seni, koltukta oturuşunu, mektup yazışını, yatışını ya da uykuya dalışını.”