“Hayata karışmanın yoruculuğu ve tatmin ediciliği ayakkabıların içinde... Hayattan kopmanın dinginliği ve tedirginliğiyse terliklerin...”
“Sen ve ben Hayata hep yaban kalacağız. Birimiz diğerine Ve her birimiz kendisine. Senin konuşacağın Ve benim seni dinleyeceğim güne değin. Sesini sesim sanarak. Ve karşında durduğum güne değin. Bir aynanın karşısında duruyormuşcasına.”
“Büyük bir boşluğuniçinden çıkarak yavaş yavaş hayata dönmeye başladı,bu belirsizlik anından daha öncesinini yaşamamış gibiydi.Sonsuz boşluğun içinde ne mantık ne de anılar vardı.Karanlık içinde yüzen bir embriyo gibiydi,yaşıyordu,nefes alıyordu ama içinde bulunduğu dünyadan ve benliğinden bir şekilde uzaktaydı,her şey pusluydu.”
“Kendine zaman harca, yalnızlıklar içinde yürü, zihnini ve vücudunu tazele ve böylece başkalarına zaman harcayabilir ve onlarla birlikte yürüyebilirsin! Kendine zaman harca!”
“...muhterisleri de dusundu ve bu kitabindaki kusurlari, rastlayinca sevinip tatmin olsunlar diye onlara sadaka olarak verdi”
“...hayata karşı bıkkınlığı ve çaresizliği uçup gitmişti. Şimdi kendine güveniyor, iradesinin hayatına istediği şekilde istikamet verecek kudrette olduğunu görüyor ve olgun bir insan, bir kadın gibi düşünüyordu.”