“Aksamustu binbasi geldi. Cadirin onunde beylik ve kaput sererek oturduk. Sohbet ettik. Ben aksam yemegini de (Kabak,nohut, iskembe corbasi) yedikten sonra Hafiz'a gazel soylemesi icin haber gonderdim. Simdi artik her taraftan gazel, naat, ilahi nagmeleri isitiliyordu”
“Ölüm bütün gün odasından çıkmadı, kahvaltısını da, öğle yemeğini de, aksam yemeğini de hep odasında yedi. Geç vakitlere kadar televizyon izledi. Sonra ışığı söndürdü ve yatağına girdi. Uyumadı. Zira ölüm hiç uyumaz.”
“Trenin hareket saati gelmisti. Bir memur vagon kapisini ortuyordu. Maria Puder merdiven basamagina atladi, sonra bana egilerek, yavas bir sesle, fakat tane tane:-"Simdi ben gidiyorum. Fakat ne zaman çagirirsan gelirim" dedi.Evvela ne demek istedigini anlamadim. O da bir an durdu ve ilave etti:-Nereye çagirirsan gelirim!”
“ah! ben bundan sonra bir karı sevmek!başkasını sevmek” *işte sen gülüyorsun ve beni daha geniş bir salona almış oluyorlar…”
“Neredeyse safak vaktiydi, geceyle gunduz arasindaki o tekinsiz esige ramak kala. Hala mumkun avuntu bulmak ruyalarda ama onlari silbastan insa etmek icin artik cok gec.”
“...Gucluler guclerini korumak icin gozlerini kirpmadan insanlari harciyor ve adina da toplum duzeni diyorlardi.”