“İnsan düşünerek yaşamını yoluna koyabilir mi, yoksa her şeyi akışına mı bırakmalı?”
“Duygularla ilişkili değilse, sözcükler anlamsızdır. İnsan bir düşüncenin sonucuna göre mi harekete geçeri yoksa duygu eylemi harekete geçirir de bazen düşünce mi onu uygulamaya döker?”
“İşe en başından başla ve hatırlayabildiğin her şeyi sonuna kadar aklında geçir. Zihnine geri geldikçe aynı şeyi baştan sona tekrarla. Bir süre sonra yorulur, parça parça silinir, çok geçmeden tümüyle kaybolur.”
“He had said, "I am a man," and that meant certain things to Juana. It meant that he was half insane and half god. It meant that Kino would drive his strength against a mountain and plunge his strength against the sea. Juana, in her woman's soul, knew that the mountain would stand while the man broke himself; that the sea would surge while the man drowned in it. And yet it was this thing that made him a man, half insane and half god, and Juana had need of a man; she could not live without a man.”
“He said, "I am a man," and that meant certain things to Juana. It meant that he was half insane and half god.”
“Hakaret eşiğinin zeka ve güvenle doğrudan ilişkili olduğunu söylemişti. ''Orospu çocuğu'' sözü ancak anasından pek emin olmayan bir adam için hakaret sayılır ama insan Albert Einstein'a nasıl hakaret edebilir ki, demişti.”
“İnsan bazen o kadar kendi dışında davranır ki, size '' Bunu yapmış olamaz. Karakterine aykırı, dedirtir. Belki de değildir. Yalnızca başka bir açı söz konusu olabilir veya yukarıdan aşağıdan gelen baskılar kişinin davranış şeklini değiştirebilir.”