“Biz bircok seyleri ayri ayri biliriz de, yanyana getiremeyiz.Sorumsuzlugun miskin rahatligi icinde yasamaktansa, sorumluluk altinda, ezilip gebermek daha insanca bir davranis.”
“Bütün kadınlar erkeklerden daha maddecidir. Biz aşktan muazzam bir şey yaparız, onlarsa her zaman terre-a-terre.”
“Ne dünyada ne de evrende bir ağacın bir yeri daha güzel bir mekâna dönüştüremeyeceği hiçbir yer yoktur!”
“İnsan hayata erken atılmışsa, bir gün dinleneceğini düşündükçe belli bir huzur duyar. Belki de zaman geçtikçe bedenlerimiz. Bazı şeyleri bize daha zor kabul ettirdiğinden. Bir şey gitgide daha güç ve yorucu bir hale gelir; o zaman sonsuza dek uyuma düşuncesi, eskisi kadar korkutmamaya başlar.”
“Kitaplar yeni tanıdıklarına karşı çok ketum olurlar. Bir kere de onlarla laubali oldunuz mu size malik oldukları her şeyi verirler ve onlar bizim isteyebileceğimiz her şeye fazlasıyla maliktirler. Kitapları bir kadın gibi sevenler, yalnız bekar odalarının azabını daha az duyarlar. Ellerinde bir kitapla beraber yattıkları, başuçlarındaki lambayı yaktıkları zaman, bahtiyar bir evlilik hayatının daima tekrar edilen saadetini hissederler. Kitaplarla zifafa girmesini bilen adam, beşerliğinden kurtulmaya başlamıştır.Ve biz daima, daima beşeriz.”
“Sparhawk: Niye bizim gibi tam takım değil de basit bir örme zırh giyiyorsunuz? bizimkisi daha avantajlı olmaz mı? Ulath: Nehir geçmek zorundaysan olmaz ve geldiğim Thalesia'da bir sürü nehir vardır. Örme zırhı nehrin dibindeyken bile çıkarabilirsin ama diğeriyle kurtulamazsın. Sparhawk: Bu anlamlı. Ulath: Evet biz de öyle düşündük. Tam takım zırh giymemiz gerektiğini düşünen bir eğitmenimiz vardı. Kardeşlerimizden birisini örme gömlekle nehirden aşağı attık. Gömleğini çözüp yukarı çıkması bir dakikadan az sürdü. Eğitmen tam takım zırh giyiyordu, onu attığımızda yukarı çıkamadı. Belki aşağıda daha ilginç bir şey buldu. Sparhawk: Kendi eğitmeninizi mi boğdunuz yani!!? Ulath: Hayır, onu zırhı boğdu. Sonra Sir Komier'i seçtik. Salakça öneriler yapmayacak kadar anlayışlı.”