“anlattıkça için boş kalır. Ne kadar üretkensen o kadar yok olduğunu anlamıyor musun”
“İnsanlar arasındaki münasebetleri tanzim eden amiller ne kadar gülünç, ne kadar dıştan, ne kadar boş ve bilhassa asıl insanlıkla ne kadar az alakası olan şeylerdi...”
“Kaç tane basamak olduğunu ya da merdivenin ne kadar dik olduğunu hiç düşünmeden merdivene çıkmaya başla!”
“Kılıçtan, oktan, mızraktan ve yumruktan ne kadar uzakta durursan o kadar uygarlaşırsın!”
“Bak bunlar ellerin senin bunlar ayakların Bunlar o kadar güzel ki artık o kadar olur Bunlar da saçların işte akşamdan çözülü Bak bu sensin çocuğum enine boyuna Bu da yatak olduğuna göre altımızdaki Sabahlara kadar koynumda yatmışsınBak bende yalan yok vallahi billahi Sen o kadar güzelsin ki artık o kadar olur”
“İnsanlar birbirlerini tanımanın ne kadar güç olduğunu bildikleri için bu zahmetli işe teşebbüs etmektense, körler gibi rastgele dolaşmayı ve ancak çarpıştıkça birbirlerinin mevcudiyetinden haberdar olmayı tercih ediyor.”