“Birbirimizi anlayamayacağımız korkusuyla, sözcükleri gereğinden çok fazla kullanıyoruz.Konuşmamanın , iletişim kurmayı reddetme anlamına çekilmesinden , kabalık olarak görülmesinden korkuyoruz.Ayrıca çok fazla konuşuyoruz.Sessizlik bizi ürkütüyor.Sessizliği denetleyemiyoruz.Oysa sessizlikte, sezinlediğimiz ama tanımadığımız dürtülerin, özgürlüğün ve gelişigüzelliğin son noktası saklıdır.”