“Yunus Emre'ye"Yurt yapar yüreğim ruh mahşerini,Efendim her gece erken gelince.Kaç hasretin gözü yakar beni,Asırlar öteden şeyhim gülünce.O şeyhim ki beni gönlümden vurdu;Adeta yeniden çözdü, yoğurdu.Ve bir gün dedi ki: "Dersimiz sevgi,Huzurumuz sevgi, derdimiz sevgi.”
“Düşün kainata sığmayan o Rab,Şu küçücük kalbi nasıl taht yapmış?Ondan ayrılığım bir kutsal azap;Hamuruma aşkı umutla katmış.Bir imtihandır bu, kurtuluşu zor."Bunu ancak seven aşacak!" diyor.Her şey sevgi üzre yaratılmıştır,Sevmemek hayattan, aşktan kaçıştır!”
“Bir gün sana dünyada dayanılacak tek şeyin sevgi olduğunu öğretecem.”
“İki iyi kalp bir araya geldiğinde, sevgi, sevgi getirir.”
“ah! ben bundan sonra bir karı sevmek!başkasını sevmek” *işte sen gülüyorsun ve beni daha geniş bir salona almış oluyorlar…”
“Edebiyattan nefret ediyorum amaBu sana ne tür bir tabanca sağlar ki?”
“Sen beni öpersen belki de ben Fransız olurumŞehre inerim bir sinema yağmura çalarOtomobil icad olunur Zarifoğlu ölürDünyadaki tüm zenciler kırk yaşından büyüktür. -Senegalliler dahil değil.Sen beni öpersen belki de bulvarlar iltihablanırÇağdaş coğrafyalarda üretir cesetlerini siyaset bilimiO vakit bir sufiyi tül darplarla gebertebilirsinHayat bir yanıyla güzeldir canım, sen de güzelsin -Yoksa seni rahatsız mı ettim?”