“İnsanların iyi niyetleri suistimal ediliyor.”“Kim tarafından?”“Biz tabii ki!Hasta insanların buraya gelip o aptalca hikayelere inanmalarına izin veriyoruz ve işleri onlar için daha kötü hale getiriyoruz.”“İnsanların okudukları şeylere inanmalrınıengelleyen bir yasa henüz yok ,Abby.”“Fakat dolandırmayı engelleyen var.”
“Hayır, burada her şeye bu kadar basit bir gözle bakan insanların arasında yaşamak bana güç gelecek. Bunlar için ölüm, hayat, günün her hadisesi, saadetler ve felaketler o kadar tabii şeyler ki... Halbuki ben masalı olan bir adamdım.”
“Bu dünyada insanların korktuğu tek şey öğrenmekti. Acıyı, susuzluğu ve üzüntüyü öğrenmek onların uykularını kaçırıyor, bu yüzden daha rahat döşeklere, daha leziz yemeklere ve daha neşeli dostlara sığınıyorlardı. Dünyaya olan kayıtsızlıkları bazen o kerteye varıyordu ki, kendilerine altın ve gümüşten, zevk ve sefadan, lezzet ve şehvetten bir alem kurup, keder ve ızdırap fikirlerinin kafalarına girmesine izin vermiyorlardı.”
“Zaten biz insanların tashih olmayan yanlışımız, aşktan şifa ümit etmemizdir; gerçi onun bir şifa olduğu muhakkak. Fakat çeşnisine bakanı zehirleyip öldüren bir şifa.Gene diyorum ki ölürsem ne gam? Su yolunda kırılan testiye acınır mı?”
“Neden yüzleri kül gibi soğuk?""Varlıklarını ölü şeylerden kazandıkları için. Biliyorsun, onlar varlıklarını, insanların ömrünü tüketerek sürdürüyorlar. Fakat zaman, gerçek sahiplerinden alınınca ölüyor. Her insanın kendisine ait belli bir zamanı vardır. Ve bu zaman da yalnızca onda kaldıkça canlıdır, yaşar.”
“Hayatta başarı kazanan bütün insanların, okul yılları başarısız geçmişti. Çalışkan olmak ilerisi için kötü bir işaretti. Böyle insanlar para kazanamaz, kadınlarla ilişkide başarıya ulaşamazdı. En kötüsü, hayatın dışında kalırdı. İnsanların ıstıraplarına yabancı olurdu. Hiçbir zaman gerçekleri göremezdi.”