“Akrep gibisin kardeşim,korkak bir karanlık içindesin akrep gibi.Serçe gibisin kardeşim,serçenin telaşı içindesin.Midye gibisin kardeşim,midye gibi kapalı, rahat.Ve sönmüş bir yanardağ ağzı gibi korkunçsun, kardeşim.Bir değil,beş değil,yüz milyonlarlasın maalesef.Koyun gibisin kardeşim,gocuklu celep kaldırınca sopasınısürüye katılıverirsin hemenve âdeta mağrur, koşarsın salhaneye.Dünyanın en tuhaf mahlukusun yani,hani şu derya içre olupderyayı bilmiyen balıktan da tuhaf.Ve bu dünyada, bu zulümsenin sayende.Ve açsak, yorgunsak, alkan içindeysek eğerve hâlâ şarabımızı vermek için üzüm gibi eziliyorsakkabahat senin,— demeğe de dilim varmıyor ama —kabahatın çoğu senin, canım kardeşim!”

Nazım Hikmet RAN

Explore This Quote Further

Quote by Nazım Hikmet RAN: “Akrep gibisin kardeşim,korkak bir karanlık içind… - Image 1

Similar quotes

“Ama onlar beni de Booper'ı da -kız kardeşim- böyle sevmiyorlar. Yani olduğumuz gibi sevemiyorlar. Bizi birazcık değiştirmezlerse sevemiyorlar. Bizi sevme nedenlerini neredeyse bizi sevdikleri kadar,hatta çoğu zaman bizden daha fazla seviyorlar. Herkes diğerini sevdiği ölçüde, onu sevme nedenini seviyor, hatta çoğu zaman bu nedeni daha da çok seviyor. O zaman pek iyi olmuyor.”


“yolların sonsuz senin. sözlerin tehlikeli... dibi görünmeyen bir uçurum gibisin. bakılmıyor gözlerine senin. bakılmıyor gözlerine.”


“Mutsuzluğuna hiç bir çare aramıyorsun.” demişti.“Ve en büyük acının kendininkinin olduğunu düşünüyorsun. Dünyadan haberdar olmayan bütün geri zekalılar gibi. Ölmesine çeyrek kalmış, herkesi yaşadığına pişman etmeye çalışan, sağlıklı oldukları için suçluluk duymalarını isteyen hastalıklı, yaşlı bir kadın gibisin.”


“Ben bütün hüzünleri denemişim kendimde Canımla besliyorum şu hüznün kuşlarını Bir bir denemişim bütün kelimeleri Yeni sözler buldum seni görmeyeli Kuliste yarasını saran soytarı gibi Seni görmeyeli Kasketim eğip üstüne acılarımın Sen yüzüne sürgün olduğum kadın Kardeşim olan gözlerini unutmadım Çık gel bir kez daha beni bozguna uğrat Sen tutar kendini incecik sevdirirdin Bir umuttum bir misillemeydin yalnızlığa Şanssızım diyemem kendi payıma Hain bir aşk bu kökü dışarda Olur böyle şeyler ara sıra Olur ara sıra”


“Seni kara saplı bir bıçak gibi sineme sapladılarDeğirmen misali döner başımSevda değil bu bir hışımGel gör beni darmadağınTel tel çözülüp kalmışım.”


“yok aşk değil, uyuşmak, anlaşmak, bütün o boktan şeyler değil. yok yok aşk değil, aşk hiç değil. onun bir sözcüğüyle yaşamımda yer alan her şeyi çöpe atmak isterdim. gelgelelim aşk değil bu, aşk hiç değil. bir şey arayan bir kadının aradığı şeyle karşılaştığında kendine iskambillerden kurduğu bir hayatın yıkılması gibi bir şey bu. Doppler etkisi.. ona yaklaşarak yok oldum.”