“İnsanlar birbirinin göz bebekleri içinden bakabilir ve kelimelerdeki ortaklıklarını tek fert halinde yaşayabilirler mi?”
“Üç ihaneti yaşıyoruz. Bir, Kemalistlerin Kemalizme ihanetidir. Bu kitap, ihanet halinde Kemalistleri işaret etmektedir. Artık hedeftedirler. İki, Müslümanların, İslama ihanet tarihindeyiz. Üç, meslek ve/veya kariyer sahiplerinin mesleklerine ihanetini görüyoruz. Tıp, ihanet etmektedir ve o sebepten, bu çalışmam kesinlikle bir cinayettir. O halde Sara'ya göz yumanlara benim göz yummamı kimse benden beklememelidir; yaşamım hep hainlerle savaş halinde geçti ve aynı haldeyim.”
“buradayım. yağmur öyle çok yağıyor ki görmesen bile sürekli onu duyuyorsun. uyurken hep ıslanıyormuşum gibi geliyor. sana ne çok yazıyorum ama hiçbirini yollamıyorum. yazar yazmaz her şey eskiyor sanki, sözcükler uzaklığa ve zamana dayanıklı değil. sen de hep bu yeniden kurgulanmış, ayıklanmış kartlarla yetinmek zorunda kalıyorsun. sevmeyi bilmediğim doğru ama özlemeyi ve hissetmeyi bildiğimi sanıyorum. buradayım, yağmur yağıyor ve anlayabildiğim, kendim hakkında, sözcükler halinde belirginleştirebildiğim tek şey bu? komik mi?”
“Siz insanlar temel bir sorun olduğunu hiç fark etmediniz mi? Hayır mı? İşte sana bir ipucu... Mutlu bir sonla üzücü bir sonun arasındaki tek fark şudur: Birinde sonun zamanını sen belirlersin.”
“Ülkeler nadiren ahlaklı ve iyi insanlar tarafından yönetilirler.”
“Bırak bir çocuğun saflığı ve masumiyeti senin tek ve biricik dinin olsun!”