“Beni ancak zengin bir kancık kurtarır,’ diyor büyük bir yılgınlıkla. ‘Sürekli yeni kancıklar peşinde koşmaktan yoruluyor insan. Mekanikleşiyor. Aşık olamıyorum, asıl sorun bu, anlıyor musun? Fazlasıyla bencilim. Kadınlar düş kurmama yardımcı oluyor sadece, hepsi bu. Kötü bir alışkanlık gibi, alkol gibi, afyon gibi. Her gün yeni bir am bulmayılıyım kendime; yoksa hastalıklı bir hal alıyorum. Fazla düşünüyorum. Bazen kendime, işi ne kadar çabuk bitirdiğime şaşıyorum - ve aslında ne kadar az anlamı olduğuna. Otomatiğe bağlamışım sanki. Bazen kadın filan düşünmüyorum ama birden kadının tekinin bana baktığını fark ediyorum ve küt! Yeniden başlıyor. Ne yaptığımı anlamadan bir bakıyorum ki odamdayız. Ne dediğimi bile hatırlamıyorum. Onları odama getiriyorum, kıçlarına bir şaplak atıyorum ve göz açıp kapayınaya değin bir bakıyorum ki iş bitmiş. Düş gibi.. Anlıyor musun ne demek istediğimi?”