“Ama ben en çok şeyiEn kısa zamanda sana söyledim...Yalnız sana.”
“Birini çok seversen, ama sahiden seversen, sana ne yapmış olursa olsun, eninde sonunda mutlaka bağışlanırsın.”
“Onu bir kenara koyarken, anladığımı söyledim yalnızca. Ne kötüdür bilirim ama elimden bir şey gelmez. Başkası da sana yardım edemez. Yalnızca geçecek diyebilirim ama sen buna inanamazsın. Yolun açık olsun. Bu dönemde birbirimize tahammül edemesek de, sevgim seninle olsun.”
“Dünyada gereğinden çok kadın vardı; ama yalnız bir teki yoktu...”
“Baharda çilek yemek, evet, olur böyle şeyler yaşamda, ama yılın çok kısa bir bölümünde yalnızca ve şu sıra çok uzakta.”
“Bağışla beni efendimiz: er geç o rıhtıma çıkacağım kuşkusuz," der Marco, "ama dönüp sana anlatamayacağım onu. Böyle bir kent var, ve de basit bir sırrı var: yalnız gidişleri bilir, dönüşleri bilmez.”