“Zaten biz insanların tashih olmayan yanlışımız, aşktan şifa ümit etmemizdir; gerçi onun bir şifa olduğu muhakkak. Fakat çeşnisine bakanı zehirleyip öldüren bir şifa.Gene diyorum ki ölürsem ne gam? Su yolunda kırılan testiye acınır mı?”
“Dibinde bir ejderhanın yaşadığı bilinen kuyuya inecek bir kahraman bulmak, muhakkak ki, dibinde ne olduğu hiç bilinmeyen bir kuyuya inmek cesaretini gösterecek bir insan bulmaktan daha kolaydır.”
“Ben lahut aleminde buyruğuna eş olmayan bir şahtım. Ama bir aşk dalgası geldi, yüce ve azat olan başımı yere düşürdü.Başımı yere koymuşsam ne gam? Madem ki o toprağa sevdiğimin ayağı basmış, o toprak, sevdiğimin ikbal ve saltanatının oyun meydanı olmuştur. Onun salınıp gezdiği toprak, semavattan daha yüce, ay ve güneşten daha parlaktır.”
“Sokaklarında fakir insanların olduğu bir toplum başarısız bir toplumdur!”
“İnsanların iyi niyetleri suistimal ediliyor.”“Kim tarafından?”“Biz tabii ki!Hasta insanların buraya gelip o aptalca hikayelere inanmalarına izin veriyoruz ve işleri onlar için daha kötü hale getiriyoruz.”“İnsanların okudukları şeylere inanmalrınıengelleyen bir yasa henüz yok ,Abby.”“Fakat dolandırmayı engelleyen var.”
“Bir elmanın bir meyve olduğu, bir babanın baba, bir savaşın savaş olduğu, bir gerçeğin gerçek olduğu, bir yalanın yalan olduğu, bir aşkın aşk olduğu, bir bıkmanın bıkma olduğu, bir başkaldırmanın başkaldırma olduğu, bir sessizliğin bir sessizlik olduğu, bir haksızlığın bir haksızlık olduğu, bir düzenin bir düzen ve bir evliliğin bir evlilik olduğu, olacağı günler gelecekti, inanıyordu Tante Rosa.”