“Ne çok yalan söyleniyordu yeryüzünde; sözle, yazıyla, resimle ya da susarak.”
“Pek çok fırtınayı yaşamış bir adam ya sakinliğe tapacaktır ya da sakinlikten nefret edecektir!”
“Yokluk, yoksulluk içinde geçmişse, acıyla bilenmişse unutulmalı çocukluk. Kötü günler bir daha hiç anımsanmamalı. Sevgiyle büyütülmemişseniz, horlanıp dışlanmışsanız, ne bileyim kardeşinizi ya da ağabeyinizi, belki ablanızı sizden çok sevmiş kayırmışlarsa, evin kuytu bir köşesine sığınıp ya da soğuk gecede yorganı başınıza çekip ağlamayı huy edinmişseniz, çocukluk unutulmalı derim.”
“İnsanlara ne kadar çok muhtaç olursam onlardan kaçmak ihtiyacım da o kadar artıyordu.”
“Çok iyi bir sebebin olmadıkça, hiç kimseyi ya da hiçbir şeyi uyandırma! Bırak uyuyan huzur içinde uyusun.”
“ .. İnsan çok daha başka şeyler için ölmeli. Mesela hırsızlık yaptığı için ölmeli; yalan söylediği, insanları sevmediği, insanları öldürdüğü için ölmeli. Ne bileyim ben, mesela kendinden olmayan insanların insan olduklarını unuttuğu için ölmeli.”