“all the pretty woman thoughtthe poems i wrote on lovewere meant for them.and i always felt badlyabout having written themjust for the hell of it.***Bütün güzel kadınlar zannettiler kiAşk üzerine yazdığım her şiirKendileri için yazılmıştır.Bense daima üzüntüsünü çektimOnları iş olsun diye yazdığımıBilmenin.”
“Her gün bu kadar güzel mi bu deniz?Böyle mi görünür gökyüzü her zaman?Her zaman güzel mi bu kadar,Bu eşya, bu pencere?Değil, Vallahi değil;Bir iş var bu işin içinde.”
“Aşk, benim için de, benim gibiler için de, biraz fazla. Fazla güzel bir şey. Ne uçmak geliyor elimden, ne de ötmek. Her şeyden önce yiyip içmeye ihtiyacım var; halbuki, aşık olursam yiyip içemem.”
“Bakakalırım giden geminin ardından; Atamam kendimi denize, dünya güzel; Serde erkeklik var, ağlayamam.”
“Kimileri derler ki intihar bir irade işidir. Ben buna inanmıyorum. İntihar bir iradesizliktir. Dünyadaki güçlükleri yenebilen, o iradeyi gösterebilen kimse kolay kolay ölüme razı olmaz. Ölüme razı olan, hiçbir şeyle cedelleşmeyen, bu savaşta bütün ümitlerini kaybeden kişidir. O ümitleri kaybetmek için de, insanın, kendisini dünyaya bağlayacak hiçbir şeyi olmamalı. Ne para, ne pul, ne aşk, ne muhabbet, ne şeref, ne namus.”
“Harbe giden sarı saçlı çocuk!Gene böyle güzel dön;Dudaklarında deniz kokusu,Kirpiklerinde tuz;Harbe giden sarı saçlı çocuk!”
“Benim, kendime gelebilmem için, onun da biraz kendine gelmesi lazımdı.”